^^ Hogwarts Akademisi ^^
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

^^ Hogwarts Akademisi ^^


 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Roxanne Jiména Descartes

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Roxanné Jiména Descartes
Esrar Dairesi Başkanı
Esrar Dairesi Başkanı
Roxanné Jiména Descartes


Mesaj Sayısı : 39
Yaş : 29
Asam : Siyahn Matemi
Özel Yetenek : Metamorfmagus
Kayıt tarihi : 26/01/09

Roxanne Jiména Descartes Empty
MesajKonu: Roxanne Jiména Descartes   Roxanne Jiména Descartes Icon_minitimeCuma Ocak 30, 2009 1:24 pm

Ateşten alevler yükseldi. Alevin yaladığı gölgeler sallandı. Ateşin üzerinde bir anda Svét'in suratı görüldü. Alevler söndü. Bir duman kokusu yayıldı. Sessizlik ve sis Svét'in sözlerini dinlemeye hazırlanır gibi çöktü ağaçsız alanın üzerine.

" Hiç sevmedim kimseyi senin kadar
Yüreğim yanmadı hiç bu kadar
Çok yanlızım,seninle bir yarım ellerim
Yok söylemeden olmaz ben sana aşığım"


bu satırları söylerken,çıkmamak üzere hayal dünyasına dalıyor,boğuluyordu. Zifiri karanlığa dalarcasına gözleri kararıyor,durmaksızın başının döndüğü anlarda gözlerini yumuyordu ,korkan bir çocuk gibi.

Yeni bir alev demeti fışkırdı korlardan.Gölgeler yie ormana kaçıştı,yine ateşe geri geldi. Sessiz bir dans tutturup titriyorlardı. Kurşuni dallar korlar içinde çıtırdayıp inlerken Svét o dehşet geceyi aklına getiriyor,korkudan titreyen küçük bir kız çocuğu iki büklüm oluyordu.

Her defasında dolan gözlerinin altı kuruyor,kızarıyordu bir alev topu gibi. Göz yaşları yanağında aşağıya doğru usulca süzülüyordu. Sanki alevleri söndürecekmiş gibi tıs sesleri çıkarıyordu. Garip bir sükünet hüküm sürüyordu vücudunda.

Ağaçların yaprakları sıcak hava akıma kapılarak hışırdıyordu. Neşeli canlı alevler ,sarı ve kızıl dillerhalinde kucaklaşıyor,oynaşıyor, kıvılcımlar saçarak gökyüzüne yükseliyordu.

Gökteki yıldızlar kıvılcımlara gülümsüyor,sanki yanına çağırıyordu...
Gözleriyle şöyşe bir süzdü. Çevresinde görünen herşey ağır hareket içerisinde sallanıp duruyordu. Gökte kurşuni bulutlar birbirini kovalıyor,yolun iki yanında ıslak ağaçlar geriye doğru kaçıyor,tepeler dikiliyor,sonra ortadan kaybloluyordu.

Rüzgarın nemli ıslığı biribirine karışıyor,alevi püskürtüyordu. Monoton bir akım halinde kırların üstüne yayılıyordu. Semiz güz kargaları ,sürülmüş toprak üzerinde yürüyor,ıslak çalarak saldıran tüylerini birbirine geçiren rüzgara yanlarını dönüyor,sendeliyor sonunda kuvvete boyun eğerek havalanıyor,başka bir yerde dinlenmeye gidiyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Roxanné Jiména Descartes
Esrar Dairesi Başkanı
Esrar Dairesi Başkanı
Roxanné Jiména Descartes


Mesaj Sayısı : 39
Yaş : 29
Asam : Siyahn Matemi
Özel Yetenek : Metamorfmagus
Kayıt tarihi : 26/01/09

Roxanne Jiména Descartes Empty
MesajKonu: Geri: Roxanne Jiména Descartes   Roxanne Jiména Descartes Icon_minitimeCuma Ocak 30, 2009 1:25 pm

Sarsıla sarsıla uynadı Svétlena. Ağır ,kaba bir el yüreğini yakalamış ,insafsızca sıkıyordu. Garip bir sükünet hüküm sürüyordu vücudunda. Yatağından hışımla kalktı Svétlena. Penceresinin yanına doğru ilerledi. Küçük fakat yayvan koltuğa oturarak ,yüzü nilüferlerle kaplı gölü seyre daldı.
Göl karanlık ve sessizdi. Gölün ortasında ahşap bir sandal vardı. Sararmış yapraklarla süslü siyah sulara yapışmış gibiydi. Ölü yapraklar ortasında hareketsiz duran o bomboş ,küreksiz tekneden derin bir hüzün,esrarengiz bir keder yayılıyordu etrafa.

Svétlena gözlerini malikanenin bahçesine dikti. Leylakların,akasyaların dalları,genç kayınların gümüş yaprakları ,Svétlena'nın odasının penceresinden içeri tatlı bakışlar fırlatıyordu. Oda sessiz ve karanlıktı. Yaprakların dişli gölgeleri döşemenin üzerinde titreşiyordu adeta.

Duvarda asil ve sert bakışlı atalarının portleri altında kitap rafları uzanıyordu. Şehirdeki gece hayatının gürültüleri ağaç yapraklarının sarsarak açık pencereden içeri doluyordu. Svétlena 'nın tanımadığı bu gürültüler uzaktan geliyor,malikaneye varıncaya kadar gücünün kaybediyor ve odanın içinde son buluyordu.

"Aşk kırıntısıyla ,doymaktansa
Tek başıma aç kalırım bu hayatta
Paylaşacak birşey artık yoksa
Bir erkek ve bir kadın arasında..."


Svétlena'nın biraz boğuk çıkan bu sesi geçmişten geliyor gibiydi,umutları uyandırıyor,güven veriyordu.
Derin bir sessizlik çökmüştü odaya. Karanlık ve sessizlik oda içinde yoğunlaşıyordu.

"Tak!Tak!Tak!"

sessizliği bozan bu ses odada yankılanıyor,duvarları ve camları titretiyor gibiydi. Sakinliğini ve tavırlarını bozmayan Svétlena bacak bacak üstüne attı. Ellerinin birleştirdi ve tatlı bir sesle;

"Girebilirsin"

diyerek tekar gölü seyre daldı. İçeri giren ablası Adelynn'dı. Boğuk bir sesle Svétlena;

" Bugün büyükbabamız Nicolay James'in ölüm yıldönümü "

demesiyle Adelynn;

"Öldü gitti işte!Boşver ölüm yıldönümü falan."

bu sözleri duyunca kafasını iki yana salladı Svétlena ve ;

" Öldü mü?Anlamı ne bu kelimenin,Ne öldü?Büyük babamıza olan saygın mı?Sende uyandırmış olduğu duygular mı söndü,yoksa cesur,dürüst bir insanın kafanda canlandırdığı imaj mı silindi?Bütün bunlar mı öldü Adelynn?Benim için bunlar asla ölmeyecektir. Bir insan için öldü derken biraz fazla acele ediyoruz gibime geliyor. Dudakları ölür,ama sözleri yaşar ve sağ kalanların kalbinde sonsuza dek yaşayacaktırda!"

Adelynn bu sözler karşısında donakalmıştı adeta. Svétlena Adelynn bir tebessümle baktı ve devam etti;

"Sana göre saçma sözler söylüyorum belki ama...Ben cesur,dürüst insanların bana bu harika yaşantıyı sürdürme mutluluğu veren kimselerin ölümsüzlüğüne inanıyorum. Bizim için yaptığı fedakarlıklar...Evet bu yaşantı bana mutluluk veriyor,şaşılacak karmaşıklığı,belirtilerinin çok çeşitliliği ve bağladığı fikirlerin zemin kazanması beni sarhoş ediyor. Belki duygularımızı açıklamakta hasis davranıyoruz,yaşantımızda fazla kafaya yer veriyoruz ve bu bizi bozuyor. Hissedeceğimize akıl işletiyoruz daha çok. Diyorum ki!En azından ailemize ve atalarımıza karşı nankör ve bencl olamayalım "


sesinden yle bir heyecan ,öyle bir sevgi,öyle bir tatlılık vardı ki,sözlerle ifade edilemeyecek kadar güzeldi. Hayret edilecek derecede sade ve içtenlikle konuşuyordu. Kendisini bulmuştu artık,gücünü görüyor ,eksiklerini biliyordu.Özellikle gerçek aile duygusu uyanmıştı içinde.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Roxanné Jiména Descartes
Esrar Dairesi Başkanı
Esrar Dairesi Başkanı
Roxanné Jiména Descartes


Mesaj Sayısı : 39
Yaş : 29
Asam : Siyahn Matemi
Özel Yetenek : Metamorfmagus
Kayıt tarihi : 26/01/09

Roxanne Jiména Descartes Empty
MesajKonu: Geri: Roxanne Jiména Descartes   Roxanne Jiména Descartes Icon_minitimeCuma Ocak 30, 2009 1:25 pm

~ Her Cumadan Sonra ~ ( Gizli Ayin)

Yeni öğrencilerin kayıtlarını almak için Hogwarst'a gidip gelmişti. Eve yorgun dönmüş,kendini yatağa atmış ,hemen derin bir uykuya dalmıştı. Ve şimdi yeni yeni uyanıyordu. Sağ gözünü yavaşça araladı Svétlena. Başının zonkladığı büyük bir dehşetle acıyla hissediyordu. Diğer gözünü açarak etrafa şöyle bir göz gezdirdi. Gözlerini zorlukla açıyordu. Uyku ağır,kara bir bulut gibi sarmıştı soğuk bedenini. Gözlerini tekrar kapattı. Biraz uyukladıktan tekrar gözlerini açarak yataktan kalktı. Kendini siyah koltuğun üzerine attı. Atalarının olduğu hareket eden tabloların kapladığı gri duvara asılı olan takvime baktı.

~ 11 Ekim Cumartesi ~



Her hafta herkesten gizli ziyaret ettiği mezarlığa gidicekti Svétlena. Herkes için kutsal sayılan Cumartei günü Svét için bir anlam taşımıyordu. Sadece annesi Ivana'nın büyükanne Valentina'yı kaybettikten sonra mezarlığa gizli yaptığı ziyaretleri bir gelenek haline getirmişti. Şimdi bu geleneği Svét sürdürüyordu. Oturduğu koltuktan hızlıca kalktı. Askısa duran siyah pardüseyi alarak üzerne giydi. Uzun saçlarını pardüsenin içinden çıkardı. Değişime uğramış sarı dağınık saçlarını elleriyle düzeltmeye çalıştı. Siyah;dehşet veren kapının kolunu aşağıya doğru çekerek kapıyı açtı. Her zaman duyduğu kapı gıcırtısının bugün iflahı kesilmiş gibiydi. Kapıyı sessizce kapatmaya çalıştı Svétlena. Sessizliği bozmamk ve kimseye çaktırmamak için parmak uçlarıyla yürüyordu. Koridorun sonundaki merdivenin kordonunda tutunarak iniyordu. Sonunda merdivenler son bulmuştu. Arka bahçeye doğru açılan kapıya yöneldi. Kapıyı yavaşça açtı ve bahçeye çıktı Svétlena.

Korkunç heykellerin barındığı,sisler ile ruhların bütünleşip,toz bulutu gibi havada uçuştuğu mezarlığa doğru ilerledi. Mezarların üzerindeki toprağa çakılı siyah haclar,hazların hemen üzerinde mezar taşlarına kazılmış ölü isimleri...Derin bir sessizlik çöktü. Ölüler aleminde sağların bu ağır sessizliği,korkunç bir şeyin habercisi gibiydi. Rüzgar haclar arasında uluyup ıslık çalıyor,tahtadan yapılmış bir kaç tabutun üzerindeki solmuş çicekler çırpınıyordu. Büyükaanesi Valentina gibi hac çıkarmaktan hoşlanmıyordu. Hac çıkartmadığı gibi aynı zamanda dua'da etmiyor,sadece mezar başında içinden konuşuyor,bazen ise birşeyler mırıldanıyordu. Gözlerini gökyüzüne dikti.

Ay ıığı her tarafı pırıl pırıl aydınlatıyor. Sadece uzaklarda bir koru kara bir benek gibi mehtabın güzelliğini lekeliyordu. Rüzgardan ve soğuktan soluk alamıyordu. Gözlerini mezara devirdi. Birden arka bahçeye açılan demir kapının gıcırtısını duydu. Derin sessizliği bozan bu gıcırtı aynı zamanda mezrda ynkılanmıştı. Gıcırtıyı duymuştu fakat kapının ardındaki kişiyi göremmişti Svétlena. Mezarın başından kalkarken birşeyler fısıldadı birisiyle konuşuyormuşcasına. Ayağıyla toprağı karıştırıyor,sendeliyordu. Gözünü toprağın altından çıkan karınca sürüsüne taktı. Üzeri toprakla doldurulmuş ,tepe haline gelen toprağın içine giiren karıncalrı uzun süre izledi Svétlena. Toprağın altnda rahatça nefes alıyorlardı. Toprağın altında olmadığı halde nefes alamıyordu. Aldığı nefes ğöğsünde birikiyor,sıkışıyor,gıdım gıdım almasına neden oluyordu. Yavaşça yutkundu. Atalarının yoldaşlık tarafından öldürülmüş olmasını kendine yediremiyordu. Yıllardan beri bu acıyla yaşıyordu. Yoldaşlığa katlanamıyor , hepsine büyük bir kin,büyük bir nefret besliyordu.

Yoldaşlığın kökünü kazımayı,kurutmayı sabırsızlıkla bekliyordu. Atalarına karşı intikam yemini ediyor,sinsi gülüşler fırlatıyordu. Gözlerinde yoldaşlığa karşı kinin,nefretin büyüklüğü beliriyor,parlıyordu. Tekrar büyükannesi Valentina'nın mezarna çöktü. Gözler4ini kapattı. Valentina ile bir bağ kurmuşiçinden acı acı konuşuyor,haykırıyordu. Omuzunda bir el hissetti. Arkasından kim olduğunu biliyor gibi,hiç telaşe vermeden gözlerini açtı
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Roxanné Jiména Descartes
Esrar Dairesi Başkanı
Esrar Dairesi Başkanı
Roxanné Jiména Descartes


Mesaj Sayısı : 39
Yaş : 29
Asam : Siyahn Matemi
Özel Yetenek : Metamorfmagus
Kayıt tarihi : 26/01/09

Roxanne Jiména Descartes Empty
MesajKonu: Geri: Roxanne Jiména Descartes   Roxanne Jiména Descartes Icon_minitimeCuma Ocak 30, 2009 1:26 pm

Uzun süre attığı çığlıklara karşılık bulamayınca yorgun düşmüş olsa gerek,ayakları kırılmak üzere olan eski bir kanepenin üzerinde uyyuya kalmıştı. Uyuyor izlemini veren yüzünün altında,şehir merkezindan uzak çok eskilerden kalma tarihi köşkten kurtulmayı kurtarılmayı bekleyen bir ifade saklıydı. Uzundığı kanepede korkunç kabuslar görmüş gibi sıçradı. Ağlamaktan şişmiş olan göz altı torbalarından buz mavisi gözleri belli olmuyordu. Umutsuzca;kan gren olmasına ramak kalmış ellerine bağlı,kalın ipleri çzömeye çalışıyordu. Gözlerini elindekiipi kesebilecek birşey ararcasına eski salonda gezdirdi. Burası daha çok yemek salonuna benziyordu. Yemek salonu olduğu eski masanın üzerinde birkaç damla kan ile kirlenmiş masa örtüsü,beş gümüş tabağın üzerinde yılların vermiş olduğu lekeler ve paslanmaya yüz tutmuş çatal,bıçak...Ellerini birbirine bağlyana kalın ipi kesmekte işi yarayabileceğini düşündü. Uzandığı kanepeden kalmak istedi. Ne varki ayaklarıda bağlı olduğunu hissedemedi. Kendini yerde bulunca,ayağa kalkamayacağını anlayıncasürünmekten başka bir çare olmadığını düşündü. Süründükçe elbisesinin açılan eteğini kapatma çabasını göstermek istedi fakat ellerine bağlı olan bu ipler izin vermiyordu. Belinin üzerine kadar açılan eteği indiremediğinden uzun pürüzsüz bacaklarında derin çizikler belirmeye başladı. Her zaman dümdüz görünen göbeğinin üzerinde çizikler olutu. Canının yandığı,bacakarından ve belinde çizikler olduğunu bilsede hiç durmadan devam etti.


Masanın yanına varmış olması herşeyn bittiğini göstermiyordu. Sırada masanın üzerindeki bıçağı almak vardı. Ayağıya kalkamayacağını bildiğinden masasının ayaklarına kadar uzanan beyaz masa örtüsünün aşağıya doğru çekerek almayı düşündü. Bu durumda kendisinide riske atmış olucaktı. Bıçkalardan birisi ona saplanabilridi. Masa örtüsünün sıkı tuttu. ve sert tahtanın bedenini zedelenmesini aldırmadan yuvarlandı. Zarar görmeyen gümüş tabakların ardından düşne porselen tabakların parçları etrafa saçıldı. Kendisini bu parçalardan korumak için birbirine bağlı olan eleriyle yüzünü kavradı. Camdan kadehler teker teker kırldı. Bu gürültüye dayanamayan kçşk titredi. Yere düşen bıçağı almak için tahtanın üzerinde binbir parçaya ayrılmış olan cam kırıklarına aldırmadan süründü. Bedenine saplanan cam kırıkları canını yakasda ,kurtulması için paslanmış bıçakardan birsini alması gerekiyordu. Zar zor eline aldığı bıçakla ipi naısl keseceğini düşündü. Bir eliyle ipi kesemeyeceğini anlayınca bıçağı ters çevirdi.Bıçaktan ayrılmak üzere olan tahta sapı ağzıyla kavrayarak ipi kesmeye çalıştı. Körelmiş bıağı ipe sürttükçe toz çıkıyordu. Bıçak ne kadar körse,ipte kalın görünmesine rağmen zayıftı. Ellerini birbirine yapıştıran ip ,uuzn uğraşlar sonunda koptu. Morarmış bileklerini ovşturmaya çalışıyordu. Onları kesilmek kurtarmış olmasıın sevinci,vücundundaki çiziklerin,ıyrkların sızlamalarıyla buruşan yüzü,beynine bir tokat gibi çarpan henüz hamile olduğu bebğine zarar gelme olasılığının yüksek olması hüznüyle gözleri doldu. Ayaklarındaki ipi hızla çözdükten sonra ayağıya kalktı.


Elbisesine ve bedenine saplnan cam kırıntılarını hızlı bir hamleyle temizledi. Yeni yeni düşünmeye,kafasını toplaya başlamıştı sanki. Aklından geçen sorular kaafasını iyice karıştırmış gibiydi. Kim gietirmiş bu eski köşke Néuvenia'ı ? Neden getirmişti,kim ne istiyordu ondan. Aklının bir köşesinnde yerleştirdiği bu sorunların cevplarını almak veya bu şökten kurtulmak üzere başka bir odaya kapının demir kolarını kendine çekerek açtı. Gördüğü manzara karşıısnda çıldırmmak için kendini zor tuttu. Sevdiği adam Micheal tarafından öldürülmüştü. Kimdi bu Michela? Tarihe gömülmüş eski aşıklardan birsi miydi? Néuuvenia'yı elinden aldığı için AndreW'den intikam almaya gelen birsiydi. İntikamını çoktan alan gözü dönmüş acımazsız biri...Andrew'i yerde gmrünce yanıan doğru koştu. Gözle yaşları minyatür bir şelale oluşturdu sanki. Dinmek binyen gözyaşlarıyla Andrew'in cansız bedenine sarıldı.Sanki derin bir uykuya dalmış,kısa bir süre sonra uyanıcakmış gibi geliyordu Néuvenia'ya. Arkasında kahkahlar atan Michela baktı. "Ne istedin ondan Micheal ? "sesinde bu cevabı bekleyen öfkeyle hüznün ortaya çıkaran bu tiz ses köşkte yankılandı. Sanki heryere ses sistemi yerleştirilmişti. Heryerden sesler yükseliyordu. "Asıl o benden ne istedi?Seni elimden aldı.O adam hayatımı çaldı. Sen benimdin Néuvenia benim kalmalıydın!"dedi. Unutulmuş tarihlerden kalan konuşlara benziyordu. Kafasının Andrew'in solgun yüzüne çevirdi. Gözlerini onun yüzünden ayırmak istemesede onun siyah kot pantlonun cebini kapatan gömleğinin altından görüen asayı sessizce eline aldı. Hiç düşünmeden Micheal dönerek " Sen beni değil ölmeyi hak ediyorsun Michela ! Avada Kedavra ! " Soğuk kanlılığını korumayı iyi biliyordu,fakat göz yaşalrına AndreW'in cansızsoğuk bedeninden alamıyordu.

Hıçkırıklarları tüm köşkü sardı. Sevdiği asamın cesede ve ondan olan karnındaki bebek zarar gördü veya öylece ölmüştü. Bunu tanrıdan başka kimse bilmezdi. Andrew gibi tahtalarından üzerine uzandı. Andrew'in cansız bedenine sarıldı. Onu ölü yerine değilde,hayattaymış gibi nunla konuşuyordu. Ne zayık ki çıldırmıştı Néuvenia. Elini karnındaki bebğe koyarak Andrew'in kulağına fısıldadı " Sevgilim,bebğimizin sesini duyabiliyr musun ? "dedi. Dakikalarca,saatlerce yanından kalkmadı,kalkmayacaktıda. Aradan geçen birkaç saate Néuvenia'da sessizliğe aşkın verdiği acıyla daha fazla dayanamayıp gözlerini kapattı. Artık bir ölüden farksızdı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Roxanné Jiména Descartes
Esrar Dairesi Başkanı
Esrar Dairesi Başkanı
Roxanné Jiména Descartes


Mesaj Sayısı : 39
Yaş : 29
Asam : Siyahn Matemi
Özel Yetenek : Metamorfmagus
Kayıt tarihi : 26/01/09

Roxanne Jiména Descartes Empty
MesajKonu: Geri: Roxanne Jiména Descartes   Roxanne Jiména Descartes Icon_minitimeCuma Şub. 13, 2009 2:09 pm

Niye kimse yorum yapmıyor küstüm valla
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Daniel Jacob B. Black
Karanlık Lord / Ksks Profesörü
Karanlık Lord / Ksks Profesörü
Daniel Jacob B. Black


Erkek
Mesaj Sayısı : 116
Yaş : 28
Nerden : İzmir :P xD
Savaşta Tarafı : O.o o.O Sorulacak soru var sorulmayacak soru var O.o o.O
Rp Sevgilisi : Lady'm x)
Asam : Korkusuz Lord
Özel Yetenek : Animagus[Jag!], Çatalağız, Zihinbendar, Zihinfendar Razz
Rp Yaşı : 25
Patronus : Jag!
Kayıt tarihi : 26/01/09

Roxanne Jiména Descartes Empty
MesajKonu: Geri: Roxanne Jiména Descartes   Roxanne Jiména Descartes Icon_minitimePaz Şub. 15, 2009 5:44 pm

Razz Hemen yorum yapıyorum! Wink

Kuzum aslında fazla söze gerek yok. Ne kadar şahane rp yağtığın açıkça belli. Betimlemenin babası sende xD Anlatım manyak! Süper ya! Uzunluk da gayet hoş. Zaten görüntü şahane. Ustasısın bu işin Wink Cool
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Roxanné Jiména Descartes
Esrar Dairesi Başkanı
Esrar Dairesi Başkanı
Roxanné Jiména Descartes


Mesaj Sayısı : 39
Yaş : 29
Asam : Siyahn Matemi
Özel Yetenek : Metamorfmagus
Kayıt tarihi : 26/01/09

Roxanne Jiména Descartes Empty
MesajKonu: Geri: Roxanne Jiména Descartes   Roxanne Jiména Descartes Icon_minitimeÇarş. Şub. 25, 2009 11:01 pm

Çok teşekkür ederim kara kurbağğmm xD Diğer arkadaşlarada tesüff ederim xD Kötü olsa bile yorumunuzu esirgediniz yha hepiniz helal olsun xD Pööffpğff küstüm hıhhh Crying or Very sad
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Roxanne Jiména Descartes
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Descartes Ailesi

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
^^ Hogwarts Akademisi ^^ :: Karakter Merkezi :: RPG :: Rp Dershanesi-
Buraya geçin: